Büyük Boa’nın Ölümüyle Antik Bo Dili Yok Olma Tehlikesiyle Karşı Karşıya

Hindistan’ın Andaman Adaları’nda Büyük Boa’nın Ölümü ile Bo Dili Yok Olma Tehlikesi İle Karşı Karşıya

Büyük Boa, binlerce yıldır konuşulan Bo dilinin son temsilcisi olarak Hindistan’ın Andaman Adaları’nda yaşamını yitirdi.

Dilbilimci Prof. Anvita Abbi, Büyük Boa’nın ölümüyle birlikte Hindistan’ın kültürel mirasının unutulmaz bir parçasının kaybolduğunu belirtiyor.

Bo, Andaman Adaları’nda yerli kabileler arasında kullanılan Büyük Andaman dil ailesine aitti.

Prof. Abbi, yıllarını bu antik dili öğrenmeye adamış ve 2010 yılında Büyük Boa’nın vefatıyla dili kaybetmenin üzüntüsünü yaşadı.

BBC’ye konuşan Prof. Abbi, Büyük Boa’nın hayatını kaybettiği günü “değerli bir şeyin yok oluşu” olarak hatırlıyor.

Prof. Abbi, “Bu dil diğer dillerle temas etmeyerek izole bir şekilde varlığını sürdürmüştü. Benim için çok değerliydi çünkü muhtemelen en eski dillerden biriydi” diyor.

Hint Okyanusu Tsunamisi İle Zorlu Yıllar

Prof. Abbi, Büyük Boa’nın sesini kaydeden son kişi olduğunu belirtiyor ve kayıtlarda Bo’nun “Dilimizi unutmayın” dediğini aktarıyor.

Büyük Boa’nın topluluğu 2004 yılında yaşanan Hint Okyanusu depremi ve ardından gelen tsunami felaketi nedeniyle yerinden edildi.

Prof. Abbi, topluluğun yerinden edilmesinin veri toplamayı zorlaştırdığını ve bu durumun tam bir paradoksa yol açtığını ifade ediyor.

Zamanla Büyük Boa, Prof. Abbi’ye açılmaya başladı ve onunla Strait Adası’nda uzun süre geçirmeye başladı.

Bo’nun yalnızlığını hafifletmek için sık sık şarkılar söylediği ve kuşlarla iletişim kurduğu biliniyor.

Büyük Boa’nın son yıllarında sağlık sorunları yaşadığı ve telafi edilemeyecek kadar zayıfladığı belirtiliyor.

Prof. Abbi, Bo’nun ölümünden sonra dört kabile dilini içeren ilk sözlüğü derleyerek, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan dillerin bir izini bırakmıştı.

Related Posts

Okullar ne zaman açılacak? İşte MEB 2025 – 2026 Eğitim ve Öğretim Takvimi: İlkokul, ortaokul ve lise açılış tarihi

Okullar ne zaman açılacak? Yaz tatilinin başlamasıyla birlikte öğrenci ve veliler merak içerisinde bu sorunun cevabını araştırıyor. Yeni eğitim ve öğretim yılının başlangıç tarihi öncesinde en çok merak edilip araştırılanlar arasında “Okullar ne zaman açılacak?” ve “2025 – 2026 Eğitim ve Öğretim Dönemi ne zaman başlayacak?” sorularının cevabı ilk sıralarda yer alıyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından takvimin yayınlanmasıyla birlikte merak edilip araştırılan sorular cevabını buldu. Peki, okullar ne zaman açılacak? İşte merak edilip araştırılan sorunun cevabı…

Milli Eğitim Bakanlığı Proje Okulları Yönetmeliği Resmi Gazete’de

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan “Milli Eğitim Bakanlığı Proje Okulları Yönetmeliği” Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

İLKÖĞRETİM OKUL KAYDI SORGULAMA (e-devlet ekranı) | İlkokul 1. sınıf kayıtları ne zaman 2025, başladı mı, nasıl yapılır? Çocuğum hangi okula gidecek? MEB ilkokul kayıt tarihleri 2025-2026 dönemi!

İlkokul kayıt tarihleri 2025-2026 eğitim öğretim dönemi öğrenci, veliler tarafından takip ediliyor. Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), 2025 2026 eğitim öğretim yılında okul öncesi, ilkokul 1. sınıf ve ortaokul 5. sınıfa başlayacak öğrencilerin okul kayıtları adrese dayalı olarak gerçekleşecek. Öğrencilerin okul kayıtları MERNİS adres bilgileri esas alınarak herhangi bir başvuru olmaksızın e-Okul sisteminden yapılacak. Veliler, e-Devlet kapısı sisteminden ‘İlköğretim Okulları Adrese Göre Kayıt Okulu Sorgulama’ (e-Kayıt) üzerinden ‘çocuğum hangi okula gidecek?’ sorusuna yanıt alabilecekler. Peki, İlkokul 1. sınıf kayıtları 2025 ne zaman, nasıl yapılır? İşte, MEB ilköğretim okul kaydı sorgulama ekranı ve kayıt tarihi bilgisi.

Milli Eğitim Bakanı Tekin yanıtladı: 4 yıllık zorunlu lise eğitimi 2 yıla düşecek mi?

Milli Eğitim Bakanı Tekin yanıtladı: 4 yıllık zorunlu lise eğitimi 2 yıla düşecek mi?

Diyarbakır İçkale Müze Kompleksi’ni 2025’in ilk 6 ayında 141 bin kişi ziyaret etti

Diyarbakır İçkale Müze Kompleksi’ni 2025’in ilk 6 ayında 141 bin kişi ziyaret etti

Atanamayan öğretmenler isyan etti: Bunu hak etmiyoruz, adil kontenjan istiyoruz!

“Biz, alın teri kurumadan emeğinin hakkı verilen bir medeniyetin, bir inancın mensupları değil miyiz?”