Rusya yönetimi giderek daha fazla şekilde Ukrayna’yı işaret ederken Kiev, bunun bir provokasyon olduğunu savunuyor. Ukrayna İstihbarat Başkanlığı’ndan saldırının hemen ardından yapılan açıklamada, bunun Rusya yönetimi tarafından düzenlenmiş bir saldırı olabileceği ve Moskova’nın bu saldırıyı kendilerine yönelik saldırıları meşrulaştırmada kullanabileceği dile getirildi. Ukrayna, Rus lider Putin’e ilgili bazı eski iddiaları da tekrarlıyor. Hatırlayanlar bilir: Putin’in iktidara ilk tanışması, 1999 Ağustos’unda dönemin Rusya Devlet Başkanı Yeltsin tarafından başbakanlığa atanmasıyla olmuş, bunun hemen ardından, Moskova’da Çeçen teröristler büyük bir terör saldırısı gerçekleşmişti.
Bu saldırının ardından aldığı önlemler Putin’in yıldızını parlatırken İkinci Çeçen Savaşı’na da zemin hazırlamıştı. Batı dünyasında kimi çevreler, bunun Putin ve Rus istihbaratınca gerçekleştirilmiş bir saldırı olduğunu öne sürer. İşte şimdi Ukrayna da Putin’in hem o zaman hem de bugün, kendi iktidarın sağlamlaştırmak ve savaşa yönelmek için teröre başvurduğunu iddia ediyor.
CEPHE ŞİDDETLENECEK
Saldırının arkasında tam olarak kimlerin olduğu gelecekte ortaya çıkar. Fakat şimdilik kesin olan bir nokta var: Bu olay, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşı şiddetlendirmesini hızlandıran bir etken olacak.
Daha saldırıdan önce, Putin’in sözcüsü Peskov, radikal bir açıklama yapmış ve Rusya’nın artık tam anlamıyla savaş halinde olduğunu söylemişti. Oysa bilindiği üzere, Ukrayna Savaşı’nın başından beri, Rusya’da bu savaşa “savaş” denmiyor, Ukrayna’da olanın bir “özel operasyon” olduğu savunuluyordu. Bunun birinci nedeni, kamuoyunu savaş hissinden uzak tutmak, ikincisi ise Ruslarla Ukraynalılar arasında savaş olduğu iddiasına imkân vermemekti. Zira Rusya yönetimi, Ruslarla Ukraynalıların kardeş halklar olduğunu savunuyor. Bu durumda “Rusya-Ukrayna savaşı” gibi bir ifadenin kullanılması bile bu iddiaya ters düşerdi.
Oysa şimdi Peskov, “birleşik Batı’nın müdahalesi nedeniyle”, bu “operasyonun”, bir savaşa dönüştüğünü ilan etti. (Fakat yine düşman olarak Ukrayna değil, onu destekleyen Batı dünyası gösteriliyor). Bunun anlamı, açık: Önceden yazdığımız üzere Putin’in 17 Mart’ta yapılan başkanlık seçimleri sonrasında kısmi seferberlik gibi savaşta radikalleşmeye doğru adımlar atacağı konuşuluyordu. Peskov’un açıklamaları, ardından da bu saldırının olması, savaşın bu zamana kadarki en şiddetli evrelerinden birine gireceğine işaret ediyor. Putin, seçimlerde kamuoyu desteğini almış olarak savaşı yoğunlaştırmaktan çekinmeyecek. Terör saldırısının faillerinin kim olduğu, apayrı bir konu. Ancak saldırının yol açacağı sonuç, “görünen köy kılavuz istemez” sözünü akıllara getiriyor.
