Honda, Hidrojen Yakıt Hücreli Araç Teknolojisi Yatırımlarını Durduruyor
Japon otomotiv devi Honda, uzun süredir önemli yatırımlar yaptığı hidrojen yakıt hücreli araç teknolojisinden beklenmedik bir kararla geri çekildiğini duyurdu. 6 Temmuz 2025 Cumartesi günü yapılan açıklamaya göre, şirket üretim stratejisini önemli ölçüde revize ederek odak noktasını tamamen elektrikli ve hibrit araçlara kaydıracak. Bu karar, sektörde uzun süredir tartışılan hidrojenin geleceği hakkında önemli bir işaret olarak değerlendiriliyor.
Yüksek Maliyet ve Altyapı Eksikliği
Honda, sıfır emisyonlu mobilite için en umut vadeden çözümlerden biri olarak görülen hidrojen teknolojisine yoğun yatırım yapan sayılı otomobil üreticisinden biriydi. Ancak, bu teknoloji beklenen başarıya ulaşamadı. Ana engeller arasında yüksek üretim maliyetleri, yakıtın taşınmasındaki zorluklar ve özellikle de yetersiz altyapı bulunuyor. Honda’nın Clarity Fuell Cell modeli bu zorlukların en somut örneklerinden biriydi; sınırlı yakıt istasyonu ağı ve yüksek üretim bedeli nedeniyle asla geniş kitlelere ulaşamadı.
CR-V E:FCEV Projesi Beklentileri Karşılamadı
Markanın son hidrojen girişimi olan Honda CR-V e:FCEV modeli, bir plug-in hibrit hidrojen SUV olarak tanıtılmıştı. Ancak bu projenin de istenen sonuçları vermediği ve ciddi bir yavaşlama yaşadığı belirtiliyor. Yeni yakıt hücresi modülünün üretimi 2028 ile 2029 yılları arasına ertelenirken, hedeflenen üretim adedi de 20.000 ila 30.000 üniteye düşürüldü. Bu gelişmeler, Honda’nın hidrojen teknolojisine olan inancının azaldığını açıkça gösteriyor.
Küresel Trendler Elektrikli Araçlara Yönlendiriyor
Honda’nın bu radikal kararında küresel otomotiv pazarındaki hızlı değişim etkili oldu. Japonya ve Güney Kore gibi bazı ülkeler hidrojen teknolojisini desteklemeye devam etse de, dünya genelindeki otomobil üreticilerinin büyük çoğunluğu hızla bataryalı elektrikli araçlara yöneliyor. Bu durum, elektrikli araç şarj altyapısının hızla genişlemesi ve daha hızlı ekonomik dönüş sağlamasıyla pekişiyor.
Honda, 2040 yılına kadar karbon nötr olma hedefini sürdürüyor ancak bu hedefe büyük olasılıkla geleneksel elektrifikasyon yoluyla ulaşılacağı düşünülüyor. Şirket, kaynaklarını daha hızlı ve somut sonuçlar elde edebileceği elektrikli ve hibrit araç segmentlerine kaydırarak sektördeki konumunu güçlendirmeyi hedefliyor.